30 Kasım 2008 Pazar

| Kavramı kavratabilme yolunda logo tasarımı

Bir şeyin, mesela “elma”nın dört farklı varoluş düzeyinden söz edilebilir. Nedir bu dört varoluş düzeyi? O şeyin, yani “elma”nın (1) gerçeklikteki (nesnel) varlığı, (2) zihindeki varlığı, (3) sözdeki varlığı ve (4) yazıdaki varlığı...


Nesnel gerçeklikteki “elma”, bildiğimiz “elma”dır işte... Zihindeki “elma”, “elma” kavramıdır; gerçeklikteki “elma”nın zihindeki tasarımı, tasavvurudur. Sözdeki “
DİLE KOLAY,
29 YIL SONRA
AYNI LİSEDE...
Geçtiğimiz 24 Kasım 2008 tarihinde, DAMDAKİ MİZAHÇINIZ Cihan Demirci, 29 yıl öncesinden kalma anıların içinde buldu kendini... Zira "Öğretmenler Günü" nedeniyle, bundan 29 yıl önce 1979'da mezun olduğum 50. Yıl Tahran Lisesine davet edildim o gün... Hem de o yıllardan kalma bir kaç sınıf ve okul arkadaşımla birlikte... Üstelik o yıllarda öğretmenliğimizi yapmış öğretmenlerimizden bazıları da aramızdaydı o gün... Nalan Şenalp, İlknur Türkeş, İbrahim İlbay, Ali Nevruz, Yılmaz Tepiroğlu gibi... Biz girdiğimizde "Aryamehr Lisesi"ydi lisemizin adı... Bir kaç kez değişti... Bugünkü adı ise 50.Yıl Tahran lisesi...
Okulumuzun binası önünde önünde Nalan Şenalp öğretmenimiz ve 1979-1980 mezunu lise arkadaşlarımla... Arka sırada soldan sağa; Fahrettin Erdoğan, Şaban Doruk, Cihan Demirci, Bülent Atak, Ensar Tavukçuoğlu. Ön sırada soldan sağa; Meral Küçükdeveci, İdil K. Tavşanlı, Nevzat Metin, Nalan Şenalp ve Fatih Mehmet Alkış...
24 Kasım 2008 Pazartesi günü bundan tam 29-30 yıl öncesine döndük... O anda kişisel dertlerimizi-sıkıntılarımızı unutup hepimiz çocuklar gibi mutlu olduk... Okulumuzun salonunda gerçekleşen "Öğretmenler Günü" toplantısını izledik... Konuşmaları dinledik... Okulun şu anki öğretmenlerinden türküler, şarkılar dinledik... Sonra o dönemki öğretmenlerimizle, okul arkadaşlarımızla hasret giderdik... Derken sınıflara girmek geldi içimizden... 29 yıl sonra yeniden aynı lisede, çocuksu bir heyecan içinde, sınıflara daldık öğrenci gibi... Sanki hiçbir şey değişmemişti... Sınıflardaki sıralar yenilenmiş ve belli ki öğrenci sayısı bir hayli azalmıştı. Biz bu sınıflarda 45-50 kişi filan okumuştuk. Oysa şimdi 20-24 kişinin oturabileceği bir vaziyet vardı. O gün okulumuzun şu anki öğrencileriyle biraraya gelemedik. Okul müdürü, Milli Eğitimden izin alınan programda olmadığı için bizlerin de sahnede bir kaç laf etmesine olanak vermedi ama olsun... Bu da koymadı pek bize... Dedim ya, okuldan ayrılmadan önce sınıftaydık... Oturduğum sırada bu kez yanımdaki sınıf arkadaşım, o yıllardaki Tarih öğretmenim Nalan Şenalp'tı üstelik... Hayat böyle birşey işte, gün gelir aynı sırada öğretmeniyle bile oturup, geçmiş anıları paylaşabilir insan...Ve özellikle biriktirdiklerimizdir bizi hep bu akla ziyan coğrafyada ayakta tutan...


















2008 yılının Ocak ayında, 29 yıl sonra birbirini bulan ve bir daha da bırakmayan 3 kafadar sınıf arkadaşı 24 Kasım 2008 Pazartesi günü okullarının bahçesinde... Fahrettin Erdoğan, bendeniz Cihan Demirci ve Bülent Atak...




Bu kez aramıza Nalan öğretmenimizin yanı sıra Yılmaz Tepiroğlu ve İbrahim İlbay öğretmenlerimiz de katılmış...




Yıllar sonra öğretmenler ve öğrencileri birarada... Çocuklar gibi mutlu yüzler...





Yüzler, ülkenin üzerimize bıraktığı tüm sıkıntılara-dertlere inat gülüyor... Özlediğimiz o 70'li yıllara geri dönmüş gibiyiz sanki...


Okulun bahçesinde veda anı yaklaşıyor...



Okul bahçesinde 29 yıl sonra fotoğraf çektirmeye doyamıyor gibiyiz..







Okulumuzdaki "Öğretmenler Günü" toplantısında okul salonundayız...Bazımız 1979, bazımız 1980 mezunuyuz...








O yıllardaki öğretmenlerimizden İlknur Türkeş öğretmenimiz aramızda, hemen yanında en sağda, o gün kendi öğretmenlik yaptığı okulu bir öğrenci bir kırıp eski okuluna koşan Nalan Şenalp öğretmenimiz ...









50. Yıl Tahran Lisesinin salonunda 29 yıl sonra 7 öğrenci arkadaş... Ön sırada 1980 mezunlarından; Şaban Doruk, Meral Küçükdeveci, Nevzat Metin ve İdil K. Tavşanlı arkadaşlarımız... Arka sırada ise biz 1979 mezunları: Bülent Atak, Cihan Demirci ve Fahrettin Erdoğan...












Bu kez İlknur Türkeş ve Nalan Şenalp öğretmenlerimizle...










... Veeeee tam 29 yıl sonra aynı sıralarda... Gerçi bu sıralar daha yeni ama bizde pek eskimiş saymıyoruz hala kendimizi...Ön sırada bendeniz Cihan Demirci, 29 yıl önceki Tarih öğretmenim Nalan Şenalp'le... Yukarda da dediğim gibi, 29 yıl sonra aynı sırayı bu kez öğretmenimle paylaşmak varmış işte... Bir öğrenci için yaşanacak en güzel anlardan biri... Hemen arkamızda; Fatih Mehmet Alkış ve Fahrettin Erdoğan arkadaşlarım. Daha arkada ise İdil Tavşanlı arkadaşımız...












Gene o sıralarda... Bu kez ön sırada; Meral Küçükdeveci (Ki şu anda o da bir öğretmen) yanında Fatih Mehmet Alkış... Arka sırada Cihan Demirci ve Fahrettin Erdoğan... 24 Kasım 2008 Pazartesi... Yıllaaaar yıllaaaaar sonra aynı liseydik biz... Bir tuhaf oldu içimiz... Yaşlandık mı neee????














29 Kasım 2008 Cumartesi

Typebased Blogspot Template

The Typebased blogger theme was created by Woo Themes and ported to blogger by the most active and currently the best porter to blogger Btemplates.
Typebased Blogspot Template
Its nice and refreshing to see a layout that is different from conventional templates. The major difference is the space provided on the left for the author name and the comment count besides the post. Theres one nice section for the RSS in the footer of the template that you will come across below.

Lets start off with the simple header text and description, under that is the tab like page navigation menu. The extreme left has a section for the date, author and comments. The column besides it has the headline on the top and labels at the bottom of it, the rest of it is simple.

The sidebar starts off with a search bar, a section to display four 125 x 125 advertisments is below this. The sidebar then breaks up into two columns and then starts a footer that is divided into multiple sections as well. You can place your links in one part while one is dedicated to the RSS feeds of your blog.
Typebased Blogspot Template Footer

Download the Typebased Blogspot Template

27 Kasım 2008 Perşembe

| “Müslümanlar için fazla laik, Aleviler için fazla Sünni, Kürtler için fazla Türk!”

Bugünlerde siyasete fazla açıldığımın farkındayım. Ben ne yapayım; herkes açım açım açılıyor, ortalık “açılımlar”dan geçilmiyor. CHP’nin “çarşaf” açılımından sonra MHP de “Alevi” açılımına destek mahiyetinde yelken açınca bana da aklıma gelenleri sizlere açmak düşüyor. [FOTO-MANİPÜLASYON: MISHA-ART]


Aklıma ne mi geldi? Ünlü Fransız sosyolog Prof. Dr. Jose Casanova, Türkiye’deki sistemi böyle

26 Kasım 2008 Çarşamba

KAYIP ARANIYOR...


Biz Türklerin birbirine en çok sorduğu sorulardan biri "Kaça aldın?" dır. Burnumuz iyi koku alır, iyi bir malı ucuza nereden alabileceğimizi araştırır, allem eder kallem eder buluruz. İki kuruş daha ucuz diye yurtdışlarından parfümler, kremler, ayakkabılar spariş edilir. Başka bir ülkeye adım attık mı müze, sergi hak getire, koşarız indirime girmiş mağazaların peşinden.


Dünya Bankası verilerine göre kişi başına düşen milli gelirimiz 8 bin küsür USD. İngiltere 45 bin, İsviçre 55 bin, Fransa 42 bin... Alışverişle girdin, şimdi ekonomik verilere daldın, "Bre reis ne anlatmaya çalışıyorsun, derdin ne?" dediğinizi duyar gibiyim. Hemen söyleyeyim benim derdim kuruş!!


Hiç bir şey anlamadıysanız, kasedi başa saralım. İki kuruş ucuz diye gerektiğinde kilometrelerce yol tepip de outletlere giden, yurtdışlarına bin bir ürün sipariş eden, ucuzlukları kaçırmayan, "Kaça aldın?" sorusunu çok soran, ucuza alınca göbek atan, kazıklanınca üzüntüden uykusu kaçan bir milletin ferdiyiz öyle değil mi? Eee evet!


O zaman şu soruları makineli tüfek gibi hemen sıralıyorum:


E bre adam iki kuruşun hesabını yapmasını biliyorsun da, neden kuruşuna sahip çıkmıyorsun o zaman?

Sen İngiltere mi oldun?

İsviçre misin?

Fransa mı?

İngiltere'de 1 Penny'sini almadan süpermarketi terkeden gördün mü?

Bir İsviçreli kasiyer "1 Centime çıkışmadı birader kusura bakma" der mi?

Ne oldu bizim 1 Kuruş'a?


Eskiden bakkal para çıkışmadı mı çiklet, kibrit verirdi. Oysa şimdi süpermarket kasasındaki arkadaş, 39,96 Lira tutan hesaba karşılık 40 Lira verdiğimde onu cuuuup diye indiriyor kasaya.


- Eee ne oldu benim 4 Kuruş?

- 1 kuruşumuz yok beyefendi...

- Nasıl yok?

- Yok

- O zaman 5 Kuruş ver.

Aşağılayıcı bir suratla (Abla Cenevre'de yaşıyor çünkü)... :

- Aaa 1 kuruş için mi bütün bu sinir beyefendi!!!


Arkada sıra bekleyen abi de sinirleniyor:

-Yürü be kardeşim, 1 Kuruş için bizi bekletiyorsun burada!


Aklınca beni aşağıladıklarını zannediyorlar. Kuruşumu istedim diye ben utanacağım da, vermeyince onlar utanmayacak!! Yok öyle şey. Devlete kızmaya alışmışız, hep eleştiriyoruz da, kendimize hiç bakmıyoruz. O alınmayan ya da verilmeyen 1 kuruşların toplamda kime ne kazandırdığı ya da kaybettirdiği umurumuzda değil. Hani düz hesap, bir süpermarket (dürüst marketçiler alınmasın, örneğe oradan girdik çıkamıyoruz) günde 1000 kişiye 1 Kuruş vermese günde 10 Lira para eder, ayda 300 Lira, yılda etti mi size 3600 Lira...


Nasıl İngiliz 1 Penny'sine, Alman 1 Cent'ine, Vietnamlı 1 Dong'una sahip çıkıyorsa bizde kuruşumuza sahip çıkalım. O parayı kazanacağız diye herkesin canı çıkıyor.


Diyeceğim şudur: Kuruşunuza sahip çıkmıyorsanız, siz zaten İsviçre olmuşsunuz. Lütfen sonra telefonda, işte, evde, berberde ekonomik kriz diye ağlamayın.

Tencere'de Etsiz Kapuska

Malzemeler :
1 Kg. Lahana
6 Yemek Kaşığı Zeytinyağı
1 Adet Soğan
1 Tatlı Kaşığı Biber Salçası
1 Tatlı Kaşığı Domates Salçası
1 Tatlı Kaşığı Nar Ekşisi
2 Yemek Kaşığı Bulgur
1 Tatlı kaşığı Tuz
1 Çay Kaşığı Toz Şeker
1 Çay Kaşığı Pul Biber
4 Su Bardağı Kaynar Su

Ön Hazırlık :
Lahananın uygun olmayan üst yaprakları ayrılacak. Lahana ortadan iki eşit parçaya bölünecek ve parçaların her birinden

Tencere'de Etsiz Kapuska

Malzemeler :
1 Kg. Lahana
6 Yemek Kaşığı Zeytinyağı
1 Adet Soğan
1 Tatlı Kaşığı Biber Salçası
1 Tatlı Kaşığı Domates Salçası
1 Tatlı Kaşığı Nar Ekşisi
2 Yemek Kaşığı Bulgur
1 Tatlı kaşığı Tuz
1 Çay Kaşığı Toz Şeker
1 Çay Kaşığı Pul Biber
4 Su Bardağı Kaynar Su

Ön Hazırlık :
Lahananın uygun olmayan üst yaprakları ayrılacak. Lahana ortadan iki eşit parçaya bölünecek ve parçaların her birinden

25 Kasım 2008 Salı

| Anadolu’yla İstanbul arasına sıkışan Ankara!

CHP’nin çarşaf açılımı epeyce gürültü kopardı. Annesi ve ablaları da başörtülü olan CHP İstanbul İl Başkanı Gürsel Tekin’in girişimiyle çarşaflı ve başörtülülere CHP rozeti takan Deniz Baykal, konuyla ilgili olarak ilginç açıklamalarda da bulundu. Bu açılımın ne anlama geldiği, inandırıcı olup olmayacağı, CHP’ye ne kazandıracağı gibi konulara hiç girmeyeceğim. Ancak bu tür parti çekirdeğinin

24 Kasım 2008 Pazartesi

| “İfadesizliğin erdem olduğu bir ülkenin sattığı bir ruju hangi kadın alır?”

Türkiye’nin turizm tanıtımlarıyla ilişkilendirerek Türkiye markası üzerine bir kaç yazı yazmıştım. Bunlardan ilki “Marka adı Törökország!”, bir başkası da “Kes yapıştır, tak takıştır, Türk turizmini yatıştır!” başlıklı yazılardı. Birkaç gün önce Taraf gazetesinde Gökhan Özgün’ün “Tarafsız marka konferansı” yazısını okuduktan sonra ben bu kadar laf kalabalığını niye yapmışım diye kendimden utandım

Tencere'de Zeytinyağlı Pırasa

Malzemeler:
1 Kg. Pırasa
1 Adet Soğan
5 Yemek Kaşığı Zeytinyağı
1 Adet Havuç
1,5 Yemek Kaşığı Pirinç
1 Tatlı Kaşığı Domates Salçası
1 Tatlı Kaşığı Limon Suyu
1 Tatlı Kaşığı Tuz
1 Çay Kaşığı Toz Şeker
2 Su Bardağı Kaynar Su

Ön Hazırlık:
Pırasalar bir güzel ayıklanıp yıkandıktan sonra, iki parmak genişliğinde boyuna, verev kesilecek. Havuç kazınacak, halka doğranacak. Soğan yemeklik doğranacak.

Tencere'de Zeytinyağlı Pırasa

Malzemeler:
1 Kg. Pırasa
1 Adet Soğan
5 Yemek Kaşığı Zeytinyağı
1 Adet Havuç
1,5 Yemek Kaşığı Pirinç
1 Tatlı Kaşığı Domates Salçası
1 Tatlı Kaşığı Limon Suyu
1 Tatlı Kaşığı Tuz
1 Çay Kaşığı Toz Şeker
2 Su Bardağı Kaynar Su

Ön Hazırlık:
Pırasalar bir güzel ayıklanıp yıkandıktan sonra, iki parmak genişliğinde boyuna, verev kesilecek. Havuç kazınacak, halka doğranacak. Soğan yemeklik doğranacak.

| Özgür yazılım nasıl pazarlanır?

FOCUS DERGİSİ ESKİ YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ SEVGİLİ ALİ IŞINGÖR’Ü; POLİTİKA, AÇIK YAZILIM, ÇİZGİ ROMAN, TARİH VE POPÜLER KÜLTÜR ÜZERİNE SAYIKLAMALAR OLARAK NİTELENDİRDİĞİ BURKİNA FASA FİSO HALK CEMAHİRİYESİ ADLI BLOĞUNDAN YILLARDIR KEYİFLE TAKİP EDERİM. BUGÜN KENDİSİNDEN, TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK AÇIK YAZILIM PROJESİ PARDUS’LA İLGİLİ NAZİK BİR DAVET MESAJI ALDIM. DAVETİN “ÖZGÜR YAZILIMLA VE PAZARLAMA

ŞAMPİYON GÜMÜŞHANESPOR

GÜMÜŞHANESPOR TARİHİ
Doğu Karadeniz Bölgesinde yer alan İlimizin tek profesyonel futbol takımı olan Gümüşhane spor 1984 yılında kurulmuştur. 1984-85, 1985-86, 1986-87, 1987-1988 futbol sezonlarında 3.ligde mücadele etmiş ve 1987-88 sezonunda küme düşmüştür. 1990-91 yılında Gümüşhane Köy Hizmetleri spor olarak tekrar 3.lige alınmış ve 1991-92 yılında da bu takımla küme düşmüştür. 1994-95 futbol sezonunda Gümüşhane Amatör Liginde Emniyet spor adıyla şampiyon olan takım Erzincan ve Kayseri'de yapılan 3.lige çıkma terfi maçlarında 3.Lige çıkma başarısını göstermiştir. 1995-1996 sezonu Emniyet spor'un profesyonellikçe ilk yılı olmuş hemşerimiz Aydın Doğan'ın destekleriyle lige başlamıştır.Yönetim kurulunun aldığı karara istinaden takım onursal başkanımız Sayın Aydın Doğan Beyin ismini alarak Gümüşhane Doğan spor adıyla 3.ligdeki mücadelesine yeni bir azim ve heyecanla başlamıştır. İlk yıl profesyonelliğe entegre yılı olmuştur. 1996-97 sezonunda, sezon başında ilk beş hedefiyle yola çıkılmış bu sezon 3.lig 2.grupta lig 3.lüğü gelmiştir. 1997-98 futbol Sezonu Gümüşhane Doğan spor Kulübünün tarihindeki en parlak sezon olarak anılmaktadır.Gümüşhane halkı ,seyircisi, futbol takımı ,yönetim olarak şampiyonluğa kilitlenerek yola çıkılmıştır. Takımımızın Onursal Başkanı Sayın Aydın Doğan'ın, kulüp başkanımız Sayın Naim Ağaç'ın ve yönetim kurulunun büyük gayretleriyle 2.lige çıkmayı başarmıştır.Ayrıca Türkiye kupasında aynı sezon içinde eşleştiği Aydın spor, Erzincan spor, Ordu spor, Erzurum spor ve Kartal spor gibi kendi gruplarının en iyilerini eleme başarısı gösterip altıncı turda tarihinde karşılaşacağı ilk 1. Lig takımı Kocaeli spor ile eşleşerek, bir 1.Lig takımını hemşerilerimize izlettirme başarısını göstermiştir. Bu dönem içerisinde Gümüşhane Doğan spor haklı olarak tüm spor kamuoyunun, yazılı ve görsel basının gündemine oturmuş ve kendisinden övgüyle sözettirmiştir. 1998-99 futbol sezonunda iyi bir futbol sergilemeyen takımımız haliyle başarılı olamamış ve 3.lige tekrar düşmüştür. 1999-2000 futbol sezonunda göz dolduran futbolu ile kendisinden söz ettiren takımımız tekrar 2.Lige çıkma başarısını göstermiştir. 2000-2001 futbol sezonunda 2.Ligde yaptığı mücadele sonucu Ligi 2. sırada tamamlayarak 2.Lig A Kategorisine çıkma başarısını göstermiştir. Bu durum 2 yıl içinde takıma 2 şampiyonluk getirerek İl içi ve İl dışında yaşayan tüm hemşerilerimizin haklı olarak sevinmelerine ve takımları ile onurlanmalarına sebep olmuştur. 2001-2002 futbol sezonunda 2.Lig A kategorisinde mücadele eden futbol takımımız 2.devre itibari ile oynadığı futbol ile adından tekrar söz ettirmeye başlamış ve sezon sonunda bu ligde kalmayı başarmıştır.Ayrıca bu sezon Türkiye Kupası'nda Akçaabat Sebat spor, Sivas spor'u eleyerek yine Süper Lig takımlarından İstanbul spor ile sahamızda mücadele etmiş ve şanssız bir şekilde penaltılar sonucunda bu kupadan elenmiştir. 2002-2003 sezonunda 2.lig A Kategorisinden düşen takımımız şu anda 3.lig 4. grupta mücadele etmektedir. 24 kasım 2008 tarihi itibariyle lider durumdadır.

23 Kasım 2008 Pazar

Tencere'de Etli Nohut Yemeği

Malzemeler:
250 gr. Kuzu Eti Kuşbaşı
2 Su Bardağı Nohut
1 Adet Soğan
5 Yemek Kaşığı Zeytinyağı
1 Yemek Kaşığı Domates Salçası
1 Çay Kaşığı Karabiber
1 Çay Kaşığı Kimyon
1 Tatlı Kaşığı Tuz
5 Su Bardağı Kaynar Su

Ön Hazırlık:
Uygun bir kap içerisine, 2 Su bardağı nohut ve üzerine üç parmak geçesiye kadar soğuk su doldurulacak. Kabı içerisinde nohutlar bir gece boyunca bekletilecek. Sabah, nohutun

Tencere'de Etli Nohut Yemeği

Malzemeler:
250 gr. Kuzu Eti Kuşbaşı
2 Su Bardağı Nohut
1 Adet Soğan
5 Yemek Kaşığı Zeytinyağı
1 Yemek Kaşığı Domates Salçası
1 Çay Kaşığı Karabiber
1 Çay Kaşığı Kimyon
1 Tatlı Kaşığı Tuz
5 Su Bardağı Kaynar Su

Ön Hazırlık:
Uygun bir kap içerisine, 2 Su bardağı nohut ve üzerine üç parmak geçesiye kadar soğuk su doldurulacak. Kabı içerisinde nohutlar bir gece boyunca bekletilecek. Sabah, nohutun

| Hangi gazete magazin, hangisi ekonomi, hangisi siyasi?

Konuyla ilgili birkaç yazı yazmıştım. İlki “Acaba hangi gazete hangi gazetedir?” başlığını taşıyordu. Bu yazıda gazetelerin logolarını birbirinin üstüne yapıştırarak ortaya çıkan kimliksizliğe işaret etmiştim. (Eğlenceli olmuştu doğrusu!) İkinci yazı “Bayide doğru söyler İnternet’te şaşar!”, Grafik Tasarım dergisinde yayımlanmıştı. Daha sonra da “Gazeteler ölüyor mu?” ve “Gutenberg Galaksisi’nin

22 Kasım 2008 Cumartesi

| Zanaatsiz sanat olmaz, ama sanatsız zanaat olur!

Şöyle de diyebiliriz: Her sanatkâr aynı zamanda zanaatkâr olmak zorundadır, ama her zanaatkâr sanatkâr değildir.


Rus heykel sanatçısı Ernst Neizvestny, “Bir küre yapmak üzere taş yontan iki heykeltıraştan biri diyelim ki mükemmel bir küre formu ortaya çıkarmak istiyor ve yaptığı işi bir taş kütlesinin yalnızca bir küreye dönüştürülmesi olarak görüyor. Diğeri de bir taş yontuyor, fakat yalnızca

Swanky


A three-column, fixed-width design suitable for news sites and blogs with pre-installed widgets.


Download

Techicon Blogger Theme

The Techicon template was designed by Blog Oh Blog and made into a blogspot template by BTemplates.
Techicon Blogger Theme
Four column templates are rare to find a special thanks to B-Templates.com for making this template available to us on blogger. Before we begin to dissect this template we notice that the structure of this blog is based on a simple two column structure more than a magazine template that makes it unique.

The template starts off with the main navigation in the header, with a google custom search on the right hand side. Under that is the blog title along with the description, below that we have three sections that can hold whatever you require.

The rest of the blog is divided into two main columns, in a 60:40 ratio. Where 60% comprises of your posts while the remaining 40 percent is broken up into three side bars on the right. Although there is one section that holds your advertisements on the top. I think its safe to assume there is a single sidebar column on top above these columns.

The post on top has the posted on time stamp, labels and comments link, it does not have the author though it can be easily added. The sidebar section on the right has a pale yellow background and the columns a perhaps a little thin. If you like this template you can go ahead and download it though!

Download the Techicon Blogger Theme

20 Kasım 2008 Perşembe

FACEBOOK
ARKADAŞLARIMI
FACEBOOK'TA
CİHAN DEMİRCİ
ADINA AÇILAN
GRUBA BEKLİYORUM...









Sevgili Damdaki Mizahçı dostları, Kasım ayı bana yaramadı, ayın ilk günlerinde yakalandığım gribi hala tam olarak atamadığım, hatta daha da başka sağlık dertleriyle boğuştuğum şu günlerde, Facebook'ta adıma bir grup oluşturan sevgili okurum Dilek Keskin'in bu ince hareketi, şu aralar epeyce bozuk moralli günler geçiren DAMDAKİ MİZAHÇI'nıza az buçuk moral verdi...

Facebook üyesi olan, Facebook'ta arkadaşımız olan (Ki sayıları dün gece baktığımda 1000'i geçmişti) dostları bu gruba destek vermeye, katılmaya çağırıyorum...


Grubun adresi şöyle:

Taşındık / We have moved

Buradan / Here.

Condomi Meyveli

A: DRAFTFCB KOBZA • YY/CD: Patrik Partl/Andreas Gesierich • RY/CW: Florian Schwab • SY/AD: Andreas Gesierich/Daniel Senitschnig • F/P: Werner Linsberger

19 Kasım 2008 Çarşamba

HSBC - Küresel Isınma

A: Ogilvy & Mather, Mumbai, Hindistan (India) • EYY/ECD: Piyush Pandey • YY/CD: Rajiv Rao • SY/AD/RY/CW: Shirin Johari
via

Alexandros Vasmoulakis

Alexandros Vasmoulakis, 1980, Atina doğumlu. Güzel sanatlar eğitimi alan sanatçı, hâlen Berlin'de yaşıyor ve bağımsız olarak çalışıyor. Online portföyünde kendisiyle ilgili çok bilgi vermeyen Vasmoulakis, sadece en önemli amacının iletişim olduğunu belirtmiş.
Alexandros Vasmoulakis was born in Athens in 1980. He studied fine arts and works as a freelancer in Berlin. He states his main purpose is to communicate in his personal online portfolio.
via

Hamsi Nasıl Temizlenir?

Hamsi, yağlı zamanlarında çok sevilen bir balık çeşitidir. Mutfaklarımızda hamsi kullanılarak bir çok yemeği yapılır. Bunlardan bazıları, hamsi tavası, ızgarası, buğulaması, pidesi, güveci, kuşu, sarması, mücveri, çorbası ve tatlısı yapılır. Hamsi ile hangi yemek yapılırsa yapılsın mutlaka balığın temizlenmesi ve yemek yapımı için hazırlanması gerekir. Hamsi temizliği iki yöntem kullanılarak

Hamsi Nasıl Temizlenir?

Hamsi, yağlı zamanlarında çok sevilen bir balık çeşitidir. Mutfaklarımızda hamsi kullanılarak bir çok yemeği yapılır. Bunlardan bazıları, hamsi tavası, ızgarası, buğulaması, pidesi, güveci, kuşu, sarması, mücveri, çorbası ve tatlısı yapılır. Hamsi ile hangi yemek yapılırsa yapılsın mutlaka balığın temizlenmesi ve yemek yapımı için hazırlanması gerekir. Hamsi temizliği iki yöntem kullanılarak

18 Kasım 2008 Salı

42 Below Vodka


Bigu'dan aynen aşırıyorum:
"42 Below Votka'nın beyaz kıyafetli adam kampanyası 42 Below Vodka'nın henüz anlamlandıramadığım (belki de hiç anlam yüklenmemesi gereken) yeni "because we can" kampanyası. Beyaz kıyafetli tipler arabaları hediye paketi yapıyor, plastik sandalyelerden gökkuşağı yapıyor, şişme bebekleri sahilde güneşlenmeye bırakıyorlar, halılardan resim yapıp (meme olduğunu belirtmeye gerek var mı bilemedim) sonra süpürüyorlar ya da ufo yapıyorlar. Avusturya ve Yeni Zelanda civarında gerilla hareketlere devam ediceklermiş. Bakalım daha neler yapacaklar.
A: Glue Society"

Julian Calverley

Julian Calverley, fotoğrafçı olarak 22 yıllık bir deneyime sahip. Geleneksel film, baskı ve karanlık oda altyapısından yetişen sanatçı, şimdi son teknoloji dijital kameralarla çalışmakta ve post prodüksiyon alanında ve dijital iş akışında 12 yılı aşkın deneyimi bulunuyor, Stüdyoda veya doğal ortamında, portre, manzara, lifestyle, otomotiv ve sualtı fotoğrafları çekiyor.
Julian Calverley has over 22 years experience as a photographer. Coming from a traditional film, print and darkroom background he now shoots high end digital and has over twelve years experience in post production and digital workflow. He is at home both in the studio and on location, shooting people, lifestyle, landscapes, automotive, and underwater.

Lezzet Avı

ETİ’nin yepyeni lokmalık bisküvisi ETİ Benimo, Alaaddin Adworks imzalı lansman kampanyasıyla raflardaki yerini aldı. Basın, outdoor, radyo ve internet mecralarının kullanıldığı kampanyada, ETİ Benimo yerken lezzet avcılarının saldırısına uğrayan gençleri görüyoruz.
Rengarenk, eğlenceli bir dünyada, avcılar ve gençler arasında ETİ Benimo’nun kimin olacağına dair kıyasıya bir mücadele yaşanıyor. Mücadelenin en yoğun yaşandığı yer, lezzetavi.com adresindeki av partisi. Diğer mecralardaki uygulamalarda da gençler web sitesine davet ediliyor ve hem avcılara meydan okumaya, hem de kontörleri “avlamaya” teşvik ediliyor.

Sıvı Kitap Ayraçları




Japon Kyouei Tasarım Ofisi'nden sıvı kitap ayraçları. Her biri tasarımcısı tarafından özel olarak elde hazırlanmış, polisiye romanları için birebir.
Liquid bookmarks from Japanese design firm Kyouei. Every liquid bookmark is hand made by the designer himself so each design is a one-off. Perfect for thriller novels.
via

17 Kasım 2008 Pazartesi

Kağıt Kebabı

Malzemeler:
500 gr. Kuzu Eti Kuşbaşı
1 Yemek Kaşığı Sıvı yağ
1 Adet Soğan 'yemeklik doğranacak'
1 Tatlı Kaşığı Un
1 Tatlı Kaşığı Tuz
Baharat Torbası
3.5 Su Bardağı Kaynar Su

Sebzeler:
1 Adet Havuç
1 Adet Patates
1 Adet Domates
1 Yemek Kaşığı Sıvı Yağ
1 Çay Bardağı Sıvı yağ
1 Su Bardağı İç Bezelye
1 Tatlı Kaşığı Kekik
1 Tatlı kaşığı Tuz
2.5 Su Bardağı Soğuk Su
5 Adet Ebat:37x30 cm. Yağlı Kağıt

Kağıt Kebabı

Malzemeler:
500 gr. Kuzu Eti Kuşbaşı
1 Yemek Kaşığı Sıvı yağ
1 Adet Soğan 'yemeklik doğranacak'
1 Tatlı Kaşığı Un
1 Tatlı Kaşığı Tuz
Baharat Torbası
3.5 Su Bardağı Kaynar Su

Sebzeler:
1 Adet Havuç
1 Adet Patates
1 Adet Domates
1 Yemek Kaşığı Sıvı Yağ
1 Çay Bardağı Sıvı yağ
1 Su Bardağı İç Bezelye
1 Tatlı Kaşığı Kekik
1 Tatlı kaşığı Tuz
2.5 Su Bardağı Soğuk Su
5 Adet Ebat:37x30 cm. Yağlı Kağıt

Star Wars storyboard

Star Wars'un ilk filminin storyboard'ları. İsmi o yüzden The Star Wars:) Ayrıca filmle ilgili başka Flickr setleri de var. Buradan.

Calgary Farmers Market

A: Wax, Calgary, Canada YY/CD: Joe Hospodarec SY/AD: Joel Arbez RY/CW: Sebastien Wilcox I: Kim Smith F/P: Jean Perron
via

TWTS!


iyi fikir! in süresiz olarak kapatılmasını takiben, iş bu yazarın yeni mekanı TWTS olmuştur. Tamamen ingilizce, tamamen dijital pazarlama ve tamamen içerik üstüne olacaktır. Bilginize efenim.

For those of you, my non-turkish followers, the post below says that good idea! is closed. I don't know how long it will stay but i just stopped posting stuff in here 'cause of my anger to Turkish ad people and censors. So, from now on i'll be in my new address, TWTS, where you can find more of digital media, articles and stuff all in english. Only in english. So, see you there.